Kategoriler Yaşam

Medeniyetler, gelenekler, tarihçiler ve ressamlar!

Yazarlar, tarihçiler bir toplumun, dönemin, kültürün aynası ve arşividir zira yazdıkları eserler büyük ölçüde içinde yaşadıkları dönemi ve toplumun gelenek, göreneklerini ele alarak o dönemin hafızasını gelecek devirlere, kuşaklara aktarırlar.

M. Ö 5. Yüzyılda yaşamış Tarihin Babası olarak kabul edilen Halikarnaslı (Bodrumlu) Heredot’un Asurların başkenti Babil’e (Bağdat’ın güneyinde El-Hilla’da bulunan antik kent) yaptığı ziyarette evlilik üzerine yazdıklarını 1875’de resmedip Londra Royal Holloway Kolej’de sergilenen bu eserinde olduğu gibi görsel olarak da ölümsüzleştiren 19. Yüzyıl ressamlarından Edwin Long’un yaptığından anlaşılacağı gibi de ressamlarda yazılanları görselleştirerek geçmişi ve toplumları daha iyi anlaşılmalarını sağlıyorlar. Unutmamak gerekir ki Edwin Long tarihsel ve İncil’den konuları resme döken ünlü bir ressamdır.

Heredot’un yazdıklarına göre Babil’de evlilik çağına gelen kızlar her yıl Babil’de ve diğer Asur kasabalarında bir araya getirilip müzayede usulüyle satılarak evlendirilirmiş. Yazıyı okumadan önce kafa karışıklığı olmaması için Asur, Akad ve Babil’ın aynı kültür ve etnik kökten geldiğini de hatırlayalım.

Evlilik pazarı, zengin ve fakir erkekler, güzel veya özürlü kızlar olmak üzere dört gruptan oluşuyor.

Bu bir köle veya cariye satışı değil tamamen evlilik ve eş bulma pazarı.

Bu pazarda kızlar açık artırma yoluyla en güzelinden en cazibelisine veya özürlüsüne ve hatta topal ve ama olmalarına ragmen bedensel özürlü olanlarda evlenmek için onlarda podyuma çıkarılarak koca bulmaları sağlanıyormuş, ama çirkin ve bedenen özürlü olanlara kimse para vermek istemediği için güzel kızlara verilen yüksek miktarda paralardan oluşturulan fonlardan bu özürlü kızlarla evlenmek isteyen erkeklere ödeme yapılarak yani bir nevi başlık parasının farklı olanı devreye girerek o kızlarda evlenebiliyordu, ve burdanda anlaşılacağı gibi Babil’de severek evlenmek yok.
Bu pazarda kızı alan satış belgesi ile nikahlı sayılıyor ve asla aldığı kızı ne cariye ne köle olarak satamıyor ve erkekler satın aldığı kızı bir kefil göstermeden evine götüremezdi.

Bu tabloya gelecek olursak:

1- Duvarlardaki seçkin Babil figürleri ve podyumun kenarındaki perdelerden ve arkada erkek kölelerin tuttuğu yelpazelerden anlaşıldığına göre hali vakti yerinde olanların ve fakirlerin birlikte katıldığı bir evlilik pazarı.

2- Podyumdan başlayalım, fark edildiği gibi en güzel kızı muhtemelen köle olan bir nedime podyumda satışı soldaki kürsüden organize eden kişinin talimatlarıyla kızı koca adaylarına tanıtıyor, ve burada yaş sınırı yok en çok maddiyatı veren kızı alır, önde pembe kıyafetli genç biri kızla ilgilendiği ve en çok parayı onun verdiği bakışlarından anlaşılıyor ve hemen sol tarafta yaşlı birinin o damat adayının kız için verdiği mücevheratı incelemesi ve yüz ifadelerinin olumlu olması ve bir satış görevlisinin o damat adayına dönük bir şeyler söylemesinden bu kızın muhtamalen bu adama eş olarak gideceğini gösteriyor.

3- Hemen podyumun solunda bir başka kız orada görevli bir kadın köle ile son hazırlıklarını yaptığını elindeki aynadan ve ayağa kalkarak podyuma doğru çıkmaya hazırlandığı görülüyor.
Onun peşinden iki kızın birinin elindeki aynadan sakince sırasını beklerken aynanın yüzüne vurduğu ışığından güzel olduğu ve bununda kıza bir özgüven verdiği anlaşılıyor, diğeri kızda ise aynı rahatlık yok. Bu üç kız podyumdaki ilk kızla satışa çıkacakların en gözde kızları.

4- Hemen onların yanındaki ikinci gurubu oluşturan üç kızda yine iddialı kızlardan ve bu gurubun solundaki iki kız kendi aralarında muhtemelen bir birlerini çekiştirmekten çok şanslarına çıkacak damat adaylarını konuşuyorlar ve bir birlerini tanıdıkları aynı yörenin kızları olduğu da buradan da anlaşılıyor. Bu gruptaki son kızda ise bir karamsarlık hakim.

5- Üçüncü gruptaki kızların ilkinde de ikinci gurubun son kızlarında olduğu gibi yine karamsarlık ve endişe var, belki de kendisini nasıl birinin eş olarak alacağına dair düşünce içinde!
Bu gurubun ortasında bulunan kızın yaş olarak olgun ve kendinden emin vakur tavrı diğer son guruptan yanı çirkin ve özürlü kızların olduğu guruptan bir kızın organizasyona eleştirel el hareketine karşı duruşundan belli oluyor. Ama aynı guruptan sırtını podyuma dayayan kızda aynı sakinlik gözükmüyor endişeli soğuk gülüşüyle muhtemelen orta veya en alt tabakadan biri ile eveleneceğini tahmin ediyor olabilir.

6- Son guruptaki kızlar ise biri yukarda da bahsettiğim gibi üstüne fondan para vererek evlenecek gurup olduğu çok açık, çünkü kızlardan biri ümitsizce başı yanındaki nedimenin sözlerine verdiği yüzüne yansıyan tepkiden oldukça ümitsiz ve en son kız eli ile yüzünü örterek sanki kaderine isyan ediyormuş havası ile duruşundan ya bedensel özürlü gibi, ve nasıl bir kişi ile evleneceğini de oraya gelirken tahmin etmişe benziyor.
Ve diğer gurupta ki dokuz kızın aksine son guruptaki kızların altında hiç post yok buda onların en çirkin olduklarının başka bir kanıtı.

Bununla beraber Asurlular esmer olmalarına rağmen ve son iki gruptaki kızlar fiziken onlara daha çok benzemelerine karşın teni beyaz ve boylu poslu olan kızlar orada öne çıkıyor, göreceli olan güzellikte esmerin avantajı da açık tenlilerin yanında düşük oluyor, son kelimeler olarak eklemek gerek.

Herkese mutlu bir yeni yıl dilerim!

Metin Yılmaz – NationalTurk

Anadolu’nun Hristiyan Azizleri ve Kaçırılan Muazzam Fırsatlar; Noel Baba Gerçeği!
Roma İmparatoru Diocletianus’un Kayıp Başkenti Nikomedia, İzmit

Paylaş
Yayınlayan:
Medya Oluşum